Buddenbrook Ailesi


Temmuz ayı başında aldığım kararlardan biri de her ay bir tane -öncelikle okumadığım- Nobel Edebiyat Ödüllü yazarlardan bir eser okumak. O sebepten daha önce ismini çok duymuş olsam da hiç okumadığım Thomas Mann ile başladım bu seriye. Bir çok kişi başka bir romanını tavsiye etmişti ama onu kış aylarına saklıyorum.




Buddenbrook Ailesi göz korkutacak şekilde uzun bir eser aslında ama madem bir karar verdim dönmem diyerek daldım bu aile hikayesinin içine . Yazılarıma genelde başka başlıklar atarım ama bu öyle bir roman ki hiç bir başlık anlatamaz sanırım . Çünkü 1 hafta süresince o aile ile tereyağlı ekmek yedim, bira içtim, hastalıklarında onlarla birlikteydim. Ailenin içinde olunca onları çok benimsedim ve hiç bir başka başlığı yakıştıramadım yazıma.

Buddenbrook Ailesi ; köklü oldukça varlıklı bir ailenin uzun yıllarını anlatıyor. Büyükbaba büyükanne, anne baba ve dört kardeş Thomas, Christian, Tony ve Clara nın hayatı. Romanın ilk sayfalarında henüz çok küçük olan bu dört kardeşin mizacı birbirinden çok çok farklı . Eğitim alıyor , iş hayatına atılıyor, evleniyor çocuk hatta torun  sahibi oluyorlar 800 sayfalık roman boyunca. 

Bir yazarın henüz yirmi altı yaşındayken bu kadar detaylı, bu kadar gerçek bir roman yazabilmesine hayran oldum. Yaptığı tasvirleri okurken tüm aile bireyler gözlerimin önüne geldi. Hepsi ile arkadaş oldum sanki. Çektikleri sıkıntıları çok yakından hissettim ben de. O görkemli yemek davetlerinde ben de vardım.

Yaklaşık elli yılı konu alan bir roman Buddenbrokk Ailesi. Can Yayınları yeni baskılarında bir ailenin çöküşü de ilave ettiği için başlığa kitabı elinize aldığınıza bir felaket okuyacağınızı bekliyorsunuz aslında ama yine de merakla okumaya devam ettiriyor. Uzun tasvirleri, detaylı anlatımları sevmeyenlerin tarzına pek uymayabilir ama ben Thomass Mann ile tanıştığım için mutlu oldum.

Sevgiler
Sevim

17 Yorumlar

  1. Okumayı düşündüğüm bir kitaptı. Tanıtım için teşekkürler.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Tarzınız mı bilmiyorum bu tasvirler bilmiyorum ama cevabınız evet ise kesinlikle sağlim kafayla okuyun

      Sil
  2. Benim okuduklarım hep kısa kitaplarıydı. Ama okuması uzun sürüyordu :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. :)) Büyülü Dağ oku demişlerdi bana ama 2 cilt diye kışa bıraktım ben de

      Sil
  3. Ayy önce Anna Kareninayı okudum şimdi de Nutuk okumaya başladım. Bunların üstüne 800 sayfalık bir kitabı daha bu bünye kaldırabilir mi ki acaba🙄 Ayy valla korktum listemde dursun ama sonra alıyım ben :D Tanıtım için teşekkürler :)
    Sevgilerle ^-^

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. E biraz ağır gelebilir araya daha az sayfalı bir kaç kitap oku bence

      Sil
  4. Ne güzel kitap okuyabiliyorsunuz, ben biraz tembelim bu aralar...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Ayda 10 kitap civarı okuyorum.. Sene başında bir liste yaptım amacım %80 ini okumak

      Sil
  5. Tam benim tarzım 😀 Aile romanlarını severim.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Valla keyifli keşke sağlam bir dizisi olsa (mümkünse yabancı tabi)

      Sil
  6. Ben de severim bi tarz kurguları. Cok teşekkürler ön bilgilendirme için SevKoz

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Biraz uzun ama 50 yıl da hiç kopukluk kalmamış bitince anlıyorsun

      Sil
  7. Büyülü Dağ sanatoryum da geçiyormuş o yüzden kışa bıraktım

    YanıtlaSil
  8. venedikte ölümü okudum bu yazardan bunu okumadım ama çok iyi olduğunu duymuştum. sen de sevmişsin. eh okunur yaniii :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Venedikte ölüm aldım bende Ağustosu bekliyorum

      Sil
  9. Yazarin basarisi senin anlatimindan anlasiliyor. Ailenin bir uyesi gibi hissettirmek, hem de henuz cok gencken. Tarz ve etkisi hosuma gitti, listem cok kabardi, umarim okuyabilirim.

    YanıtlaSil