YABANCI OLMAK




Bir yazar için bu kadar ayrı uçta fikirler olması ne garip aslında. Ya çok seviliyor, yada neredeyse nefret ediliyor Elif Şafak’tan. Ben her iki sınıfa da dahil değilim.Çizgi çizse, fihrist yazsa okurum diyecek kadar hayranı da , asla okumam kitabını görsem kafamı çeviririm diyecek kadar da karşıtı değilim. Baba ve Piç, Bit Palas, Aşk , Ustam ve Ben ve Havvanın Üç Kızı romanlarını okudum. İçlerinde çok çok beğendiklerim olduğu gibi, eh işte dediklerim de oldu.

Bu defa sıra yayınlandıktan 6 yıl sonra  İskender’e geldi. Her zaman ki gibi romanı bitirene kadar roman hakkında hiçbir yorumu okumadan kapağı kaldırdım.



Tam sevdiğim tarz. Bir kaç sayfa bugün, birkaç sayfa geçmiş. İskender, kardeşleri Esma ve Yunus, annesi Pembe, babası Adem, teyzesi Cemile, amcası Tarık onların gençliği, bugünleri , memleket günleri, Londra'da yabancı olmalarının acısı hepsi harmanlanmış 440 sayfa içinde.

İlk sayfada öğreniyoruz ki romana adını veren kahramanımız İskender bir katil. Birkaç sayfa sonra da maktülün annesi olduğunu öğreniyoruz. Töre cinayeti bu, namus meselesi... Londra’ya göçmüş bir ailenin dramı. Pembe en sevdiği evladı , sultanı tarafından öldürülmüş. Çünkü başka bir erkeğe gönlü kaymış.

İşte bu süreçte Pembe’nin çocukluğuna, kardeşlerine, kocası Adem ile tanışmasına, ve hepsinin bugün nerelerde nasıl olduğuna da yolculuk yapıyoruz.

Bu kadar sürprizsiz giden, en baştan katilin belli olduğu bir romanın son sayfaları tek kelimeyle insanı çarpıyor. Nasıl hissedeceğinizi bilemiyorsunuz. Benim aklım karıştı, ruhum sıkıştı sanki.

Sevdim bu romanı, çok sevdim.
Ben hala okumadıysanız okuyun derim
Sevgiler
Sevim


2 Yorumlar

  1. Hakkında ne kadar olumsuz yorum yapılsa da ben Elif Şafak okumayı seviyorum. İskender de çok güzel bir kitaptı. Ben epey sevmiştim.

    YanıtlaSil
  2. Çok sevindim böyle düşünmenize...Bende kalemin çok seviyorum

    YanıtlaSil