Yollara Doğru



Amerikan Edebiyatını biraz daha az sevmeme rağmen John Steinbeck okumayı severim. 

Sardalye Sokağında başarısız olsam bile Fareler ve İnsanlar ile İnci okuğumda çok etkilendiğim kitapları. George ve Lennie yi kolay kolay kimsenin unutabileceğini sanmıyorum.
Bir kaç blog mahallesi komşum Gazap Üzümleri' ni oku deyince 25 yıldır kütüphanemde duran klasiği elime aldım.

Romanın kendisinden önce satın alma hikayemi paylaşmak istiyorum sizlerle, çünkü genç komşularım için kahkaha konusu olurken yaşımın yakın oldukları nostalji yapacaklar.
Efendim  diyorum ya 25 sene öncesi , 1993 o zamanlar bırakın internetten kitap alışverişini  , internetin kendisi daha yok , avm ler yok dolayısıyla zincir kitapçılar da yok. Bu nedenle bulunduğunuz şehirde ya sahafa yada kitapçıya giderek alıyoruz kitapları ve ne kadar para isterlerse ödüyoruz çünkü alternatifi yok. 

Fuarlar işte tam da bu yüzden bizim gibi üniveriste öğrencileri için nimet , çünkü kitap çok ve bir parça daha ucuz. Bizde en yakın arkadaşımla birlikte her zaman ki gibi bir kaç derse girmemenin zararı olmayacağını düşünerek  Bursa kitap fuarına gittik. Amacımız bir kaç kitap almak, -cebimizde harçlıklardan ne kadar paramız kaldıysa - çünkü o zaman daha kredi kartı da yok :) 

Standlar arasında gezerken gözümüz klasiklerde kaldı ama 20 25 kitaplık bütçe nerde bizde, tabi 'alamayız tüh falan ' diye düşünüyoruz ki, satıcı olan arkadaş dedi ki 'taksit yapalım' . Bize ? Bizim gibi tek geçim kaynağı baba harçlığı olan ve henü 18 yaşındaki iki öğrenciye... Yüzümüzde bunlar nasılsa öder borç bırakmazlar ifadesi var demekki . İkimizde Morpa Yayınları olan klasikler setimizi alıp, her ay posta çeki ile ödeme yaparak , taksitli alışverişimizden alnımızın akı ile kurtulduk. Kendi başıma attığım ilk senet imzam ve ilk borcum olması nedeniyle değeri ve anlamı büyüktür bu kitabın bende...

Romanı elime aldığımda iyi olduğundan adım kadar emindim ama bu kadar da iyi olabilceğini beklemiyordum. Neredeyse tamamını gözlerim dolu, kalbim buruk okudum. 

Tom Joad şartlı tahliye ile 4 yıl sonra hapisten salınıverilip ailesinin yanına döndüğünde , evlerinin yıkılmış , yaşadığı köyün terk dilmiş olduğun görür ve amcasının yanında verimli topraklara doğru yola çıkan ailesi ile birlikte elden düşme kamyonda onlar yola çıkar. Dede, nine, anne , baba, ağabey Noah, hamile kızkardeşi Rosasharn ve kocası, erkek kardeşi Al, küçükler Ruthie, Winfield , yolda karşılaştıkları papaz, amca ve köpekleri ile birlikte..

 Amerikadaki büyük buhranı atlatmanın tek yolu, başka yerlerde iş bulmak, iş için en uzak eyalete gitmeyi bile göze almak..

Yolda yaşadıkları her kayıp, her açlık, her sarsıntı içime işledi. 1939 da yazılan eser Pulitzer Ödülü sahibi. Yazar 1962 de ise sempatik mizahın ve sosyal kesin algının kombinasyonu, gerçekçi ve yaratıcı yazıları için Nobel Edebiyat Ödülü almaya hak kazanmış. Hemen akabinde filme uyarlanan roman için, uyarlandığı eserden  daha üstün olan nadir Hollywood filmlerinden deniliyor.




Romanı elinize aldığınızda yarım bırakmanız , mola verdiğinizde Tom kavgaya karışacak mı , nine ölecek mi, Rosasharn doğum yapacak mı , iş bulacak mı, bu gece tok yatacaklar mı diye düşünmemeniz ise gerçeten mümkün değil.

Çok sarsıcı, çok çarpıcı kesinlikle okunmaaı gereken bir klasik..
Gelelim çevirisine ... Sosyal medya hesabımda takipleştiğim arkadaşlarım biliyorlar Tom Joad, kardeşi Al a inşallah ve bir süre sonra da Allahın dağında dedi... Bunları göz ardı edersek kötü bir çeviri değildi, en azından süslü cümleler, gereksiz tanımlamalar yoktu. Ama tabiki tavsiyem yeni bir baskıdan kitabı okumanız ama illa ki okumanız..



Birde son olarak hayat felsefesi yapılacak bir söz bırakayım buraya romandan

Mutlu ve aydınlık bir hayat yaşamış olanlar ölümden zerre kadar korkmazken, kötü bir kalbi olanlar, hain ve yalnız olanlar ile hayal kırıklığına uğramış olanların ödü kopar.

Sevgiler...
Sevim

33 Yorumlar


  1. Yıllar geçmiş;ne çabuk! Kim bilir hangi yüzyıl okumuşum,tanımışım gibi anımsadım;teşekkürler...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Yıllar geçince yeniden hatırlamak çok mutluluk verici

      Sil
    2. Kesinlikle,ikinciye,üçüncüye dönmek istediğim kitaplara,dönme ihtimali bile heyecanlandırıyor;hele hele Don Kişot,Faust,Böle Buyurdu Zerdüşt ve daha başkaları:))

      Sil
    3. Okumak istediğimiz ne çok kitap var

      Sil
  2. Ben de lisedeyken okumuştum. Ama sanırım yinelemem gerekiyor. Bu güzel tanıtımı okuyunca, tekrar okuyasım geldi. Teşekkürler 🤗

    YanıtlaSil
  3. İkinci okuma daha keyifli

    YanıtlaSil
  4. Bende geçen seneydi yanlış hatırlamıyorsam okumuştum. Ve etkisinden bir müddet çıkamamıştım. Gerçekten çok etkileyici bir roman.
    İyi okumalar...

    YanıtlaSil
  5. Bir daha okuma zamanım gelmiş, hiç hatırlamıyorum .

    YanıtlaSil
  6. Bu romanı çok uzun zaman önce okumuştum hatırlamak gülümsetti beni ne üzülmüştüm yanlış hatırlamıyorsam Tom'un araba tamircisi bir erkek kardeşi ailenin ilerleme yolunda geride kalmak kendi hayatını kurmak istiyordu nasıl üzülmüştüm. O karaktere hala kızarım. Annenin tüm çektikleri aileyi bir arada tutma çabası etkileyici bir kitaptı kaleminize sağlık :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Evet Al erkek kardeş ve sonlara doğru sadece kendini düşünür hale geliyor ne acı...
      Çok çok etkileyici bir romandı

      Sil
  7. Kitaplar kadar kitap alma hikayeleri de çok hoşuma gider :). Benim de ilginç anılarım vardır ve yeri geldikçe yazarım blogumda :).

    Benim de okumadığım bir kitap ama öncelikle elimde klasiklerden Cennetin Doğusu, Oliver Twist ve Ölüler Evinden Anılar var. Önceliğim bunlardan biri olacak muhtemelen, mutlaka oku dediğin biri varsa aralarından önerini beklerim :).

    YanıtlaSil
  8. Ben en çok Rose Sharon'ın haline üzüldüm. Sessiz sakin güzel bir hayat beklerken kocasının kaçıp gitmesi, bebeğini kaybetmesi... Ve romanın o büyük kapanışı... İnsanın tüylerini diken diken eden bir açlık tasviri...
    İlk okuduğumda da etkilenmiştim ikinci okuduğumda da...

    Paylaşım için Teşekkürler...

    En çok kızdığım ise olaylar veya yaşadıkları değil. Anne karakteriydi. Tom mesele olunca depreşen duygular

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Haklısın en acı durumda olan Rose galiba,... Anne ise ciddi biçimde evlat ayrımı yapıyor Tom un üstüne geçemiyor hiç bir evlat

      Sil
  9. alma hikayen çok tatliş :) morpa bilmiyom. çeviri fena diil diyosun. can yayınlarından okudum. yurdanur salman çeviri. çok iyiydi. bir de belkıs dişbudak çevirisi var. sel yayınları. o da iyi. kitap bence de müthiş bir kitap. filmi de çok çok iyi. ne roman beeeee :)

    YanıtlaSil
  10. Bu güzel kitabı bize hatırlattığınız için teşekkürler. Bende sizin ifadenizle "Neredeyse tamamını gözlerim dolu, kalbim buruk" bir şekilde yıllar önce Cem yayınlarından okumuştum. Çevirisi iyiydi. Gazap üzümleri, içerdiği duygusallıkla insanı sarsıyor ve dönemin iktisadi şartlarını çok iyi anlatıyor. Yazarın "Cennetin Doğusu" adlı kitabını okumayı düşünüyorum. Daha önce okuyan var mı.. (Kitaplara Kaçanlar olarak yeni blog kurdum. Ziyaret ederseniz sevinirim)

    YanıtlaSil
  11. Merhabalar;)
    Klasikler her daim tekrar okunası.
    Ortak Öykümüz var ya bir de, işte şimdi yazma sırası sizde :) Sevgilerimle...

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Aaa heyecanlandım bulayım öykünün son halini hemen o zaman

      Sil
  12. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  13. Sevim; adını öğrenmiş oldum, sevindim. Benim yorumlarım biraz uzun oluyor ama düşündüğüm şeyleri paylaşmayı çok seviyorum. Birincisi; bilhassa Bakırköy dönüşü Yeşilköy'e evimize giderken kızımla orada sıralanmış sahaflardan çok kitap almışlığımız vardır. Ben o sıralar çok okuyamazdım zira eşim diyaliz hastasıydı ve on kocaman sene birlikte yorulduk. Eşim öldükten sonra bayağı uzun süre kendime gelemedim. Sağlığımla uğraştım. Blog yazmaya başladıktan sonra, önce bir seçim yaptım. Benim hangi türlere ilgim var ve benim için ne yararlı olur? dedim. Felsefeyi çok seviyordum. Klasikler okunmak isterdi. Dostoyevski'nin beynimi zorlamasını severim. Platon'un Devlet'ini, Franz Kafka'nın bir kaç tane eserini ve şu an kafam durdu. Sanırım Steinbeck okumadım ben hiç. Gözümün o kitaba kayıp durması boşuna değilmiş... Yalnız yazarın alıntı cümlelerine takıldım ben. Neden? MUTLU VE AYDINLIK BİR HAYAT YAŞAMIŞ OLANLAR ÖLÜMDEN ZERRE KADAR KORKMAZLAR. Bunu en iyi niyetle şöyle anlamak isteyebilirim : Bunlar şanşlı insanlardır. Diğer belalarla boğuşanlar gibi yıpranmazlar. Ölümü, ikinci bir şans olarak kabul edip( nedense hepsi de ahiret hayatına inanıyor ya...) neredeyse davet ederler :) Gelelim diğer korkak gruba. KÖTÜ BİR KALBİ OLANLAR, HAİN VE YALNIZ OLANLARLA, HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRAMIŞ OLANLARIN ÖDÜ KOPAR... Bu hele hiç olmamış. Çeviride mi bir yanlış var ki, neden? Kötü kalpliler korkar tabii ama kötü olduğunu kabul edince, ilahi adalet tarafından ne kadar geç sorgulanırsa kârdır diye düşünerek korkar bence. Her halükarda bu üç grup; yani kötü kalpli, hain ve hayal kırıklığına uğrayanların aynı cümlede kullanılıp, tahmini bir sonuca varılmasını, biraz aklı olan bile kabul etmez. Orada başka grup insanlar da olmalıydı ya da sonuç net verilmemeliydi...
    Neyse bu da benim algılamamdı diyelim ama okumam vacip oldu.
    Çok teşekkürler ve sevgilerimle canım :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Zaten bu farklı bakış açıları hayatı güzel yapmıyor mu herkes kendi fikrini söylüyordu konuşuyor tartışıyoruz.
      Ben de söyle düşündüm mutlu sevgi aşk dolu güzel bir iş yada ev hayatı yaşayan kişi huzur içinde ölür yaşayamadıklarımdan pişmanlığı yoktur ölüm onu korkutmaz ahları vahları yoktur.
      Ama kötü. Kalpli hainler ölünce cezalandırılacalarını bildikleri için korkarlar..
      İşte benim fikrimde bu Ece ablacım

      Sil
    2. Gerçekten, bu yorumun harikaydı. Akıllı evlatlarsınız, çok takdir ediyorum. Sevgilerimle canım :)

      Sil
  14. Bu kitap beni çok etkilemişti. Okurken o insanların geçtiği acıları, açlığı ben de çekiyorum gibi hissetmiştim. Bana göre en akılda kalan sahnesi, filmde de var, girdikleri bir lokantada çocuklar için şeker sormaları, satıcı kadının durumlarını görerek ve hiç çaktırmadan sudan ucuz fiyata çocuklara şeker satması kısmıdır. Allah kimseyi o durumlara düşürmesin.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Eskici. Ve Oğulları vardır Orhan Kemal çok benzer buna... Açlık sefalet ve ailenin parçalanışı..
      Hepsi. Harikulade anlatılmış

      Sil
  15. Ben de yazardan Fareler ve İnsanlar ile İnci'yi okudum. İkisini de çok sevdim. Gazap Üzümleri adını duyduğum ama okumadığım bir kitap. Sıradaki kitabım o olacak. Öneri için teşekkürler :-)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Kesinlikle Şule çok çok çok etkileneceksin

      Sil
  16. Yıllar önce okurken çok ağladığımı hatırlıyorum. Şimdi düşündüm de yeniden okursam acaba aynı şekilde etkilenir miyim?

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bence etkilenirsiniz... Hala o açlık ve sefalet var dünyada ne yazıkki

      Sil
  17. la gardaş deyiverin hele kimin çevirisinden okuyalım. bıdı bıdı bıdı..

    YanıtlaSil