Cahillikten daha büyük bir suç var mı dünyada ?


Yine Amin Maalouf romanı, tasvir ustası muhteşem betimlemelerin yazarı...
Hep söylüyorum keşke Fransızca okuyabilsem yazdıklarını ama maalesef... Akdeniz ve Asya kültürünü de çok iyi bilen ama artık Avrupa' lı bir yazar . Tutuculuğuyla bilinen  Fransız Akademisine bile kabul edilecek kadar önemli bir edebiyatçı.  Yüzüncü Ad da yine nefis tasvirlerle dolu bir roman






Orjinal adı Baldassare'nin Yolculuğu olan kitap ; 400 sayfalık bir serüven. Aslında Cenova'lı olan Baldassare Cübeyl'de  (Lübnan'da bir şehir) yaşamaktadır. Antika ticareti yapan 40 lı yaşlarda bekar bir zengindir. Yıl 1665 tir ve inanışa göre 1666 da kıyamet kopacaktır. Ve bu kıyameti durdurmanın tek yolu Tanrı'nın ' Yüzüncü Ad 'ını bilmektir ve bu adda bir kitapta yazılıdır. Baldassaere tüm bunlara inanmamaktadır ama zavallı İdris bu kitabı ona hediye edince büyük bir şaşkınlık yaşar. Kitabı daha okumaya fırsat bile bulamadan Fransa kralının elçisi ondan satın alır Yüzüncü Ad  ı....

Ertesi günü İdris ölünce aklı karışır bu kör inançlar onu da esir alır ve kitabın peşinden yollara düşer 2 yeğeni ile birlikte.. Konstantinapolis'e gidecektir. Yolda köylerinden ; kocasının ölüm belgesini alabilmek için kaçan Martha 'da onlara katılır , Artık her yerde Martha'yı karısı olarak tanıtmak zorundadır.

Yolda dostta edinir Baldassare. Meymün bir Yahudi'dir ve babasının yanına İzmir'e gitmektedir İskenderun , Tarsus derken Konya 'da veba salgını ile karşılaşırlar.. Bu veba salgını Martha ile Baldassare aşkını başlatır. Hala başkasının karısı olan Martha'ya aşık olmak ne kadar da zordur.



Yaşadığı olaylardan sonra en son durağında da kalamayacaktır, yola birlikte çıktığı yeğenleri de , aşık olduğu kadın da yanında değildir, ülkesine geri dönmeyi düşünürken kendini Londra gemisinde bulur.. Bir kör inancın peşinde sürüklenmektedir artık...

Peki şimdi ne olacaktır ? Kitap okunacak mıdır, aşıklar kavuşacak mıdır peki ya Yüzüncü Ad var mıdır ?

Kör bir inanç, kıyamet geliyor, canavar yılı korkusu, her  farklı dinden farklı inanışlar.. O kadar ince ince işlemiş ki Maalouf okurken hem ülkeden ülkeye gezdiriyor hem de kitap bulunacak mı? ya aşk ne olacak merakıyla okutuyor kitabını...

Lübnan'ın bir liman kenti olan Cübeyl den yola kervanlarla çıkıp, İstanbul'a İzmir'e oradan da İtalya' nın kuzeyindeki Cenova limanına ve son olarak  Londra'ya gidiyorsunuz. Farklı kişiler tanıyorsunuz.

Tarihte bilinen en büyük yangınlardan birine tanıklık ediyorsunuz, hatta küçük bir de bilgi vereyim yangın sigortaları 1666 da çıkan bu Londra yangından sonra ortaya çıkmış :) Kitap okurken sadece maceranın değil gerçeklerin de peşindeyim ben :)

Ben üniversite yıllarımdan beri keyifle okurum , bu da öyle oldu internette yer alan kötü yorumlara inat ben sevdim..Altını çizdiğim cümleyi de büyük harflerle aktarıyorum buraya bence hayatın anlamlarından biri olmuş

İNSANLARIN ÇOĞUNUN KENDİ YAŞAMLARIYLA NE YAPTIKLARINI, ZEKALARINI NASIL KULLANDIKLARINI GÖRDÜKÇE; BENİ KENDİLERİ GİBİ SEVMELERİNİ İSTEMEK GELMİYOR İÇİMDEN.

Sevgiler :)
Sevim


3 Yorumlar

  1. konu güzelmiş senin notlar da güzel. okudum bunu ama hiç hatırlamıyom. bütün malufları okudum. keyifli okunan bir yazar ivit :)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Uzun tabirleri seven insanlarız sanırım

      Sil
  2. Elinize sağlık çok güzel bir anlatı ve yorum olmuş. Kitap hakkında fazlasıyla bilgi edinip, fikir sahibi olabiliyoruz 👏👏👏

    YanıtlaSil