Güneş Çavması - Esra van der Wiel - Kitap Yorumu
İnsanı bir şeyler mutlu etmez, insan mutlu olur, kendisi mutlu olur.
2015 yılında, canımın oldukça sıkkın olduğu, bir takım arkadaşlıklarımı gözden geçirdiğim bir sırada okumuştum Güneş Çavması serisini, ama hem size bahsedebilmek hem biraz da Ege havası almak için bir kez daha göz gezdirdim .
Toplamı bin sayfa civarında olan iki ciltlik bir eser ; Foça'da geçiyor ve siz içinizden büyük şehir kargaşasına, iş stresine ve en çok trafik kaosuna söylenerek okuyorsunuz genelde romanı.
Otuzlu yaşlardaki romanın ana karakteri Handan, yaşadığı travmatik bir olay sonrasında tam tabirle tası tarağı toplayıp Ankara'yı terk ediyor ve Foça'da küçük bir pansiyona yerleşiyor. İşte roman da buradan sonra başlıyor. Pansiyon sahibi Rafet abla, torunu Atlas, bahçıvan Mecnun ve aşçı Yannis Handan'a Foça macerasında eşlik ediyor, bir çok komşu ile beraber.
Öncelikle şunu söyleyeyim muhteşem bir dili var, çok sade, çok akıcı ve çok kolay okunuyor. Yazar Türkçeyi kesinlikle çok iyi kullanıyor. Böylece bir oturuşta kitabın iki yüz sayfasını okuyor ama fark etmiyorsunuz bile.
Bloglar da okuyan olmuş mu diye bakarken Sevgili Gül'ün de okuduğunu ama pek beğenmediğini fark ettim, ben Gül gibi düşünmüyorum işin açıkçası, evet sürekli ders verme peşinde olan adı 'kişisel gelişim' olan roman, makale, düz yazı, hikaye her ne olursa olsun hiç sevmem. Birlerinin bana ben her şeyi okudum, hatmettim bir sürü kursa gittim gel otur karşıma sana ders vereceğim şeklinde yaklaşımına açık yada gizli mesaj vermesine dayanamam. Bu romanda da sık sık Mecnun vasıtasıyla bu yapılmaya çalışılmış ama hep karşıt bir görüş de anlatılmış, Mecnun'un doğru bulduğu davranışların tam tersini de yapanlar olduğu için ' ben ne düşünüyorum acaba ' diye düşünmemi sağladığı pek çok yer oldu.
Mecnun karakteri pek çok konuda toplumun genelinden çok farklı düşünüyor ve davranıyor ama ben bunu mükemmeliyetçilik olarak algılamıyorum, çünkü bence onun da her insan gibi zaafları var, korkuları var, hataları var .
Handan ise bu korkularını yenmeye çalışan bir kadın, roman da gösterilen kadın cesaretini ise çok sevdim, yaşadığı şehri , evini ,işini terk edip gidebilmek çok zor bir davranış ve bunu başarmaya çalışan Handan'ı ise çok samimi buldum.
Altı çizilecek pek çok satır olan bir roman ayrıca, üzerinde düşünmemi sağlayan not aldığım, cümleler olan kitapları her zaman severim.
Roman boyunca bana gerçekçi gelmeyen tek karakter kahvehane sahibi Uğur oldu, Foça'da ilk okul mezunu, kahvehane işleten bu 'abi' romanın bence en zayıf yönü...
Oldukça sevdiğim bir roman benim Güneş Çavması. Gül'e katıldığım tek bir nokta var sürekli şarkı isimleri olması biraz zorlama olmuş, liste yapsanız her iki romanda da en az yüzer şarkı ismi olur ki bu sayı biraz fazla.
Ben okuyun derim, hem Foça'da gezmiş olursunuz, hem ön yargılarınıza hem de arkadaşlarınıza göz atmış olursunuz ...
Sevgiler,
Sevim
Hayatta insanın işleyebileceği en büyük suç mutlu olmamaktır.
Bu toplumda insanlar; yalan söylemeyi kendine yakıştıramaz ama korkularından gerçeği de söylemezler.
İnsanı bir şeyler mutlu etmez, insan mutlu olur, kendisi mutlu olur.
Hayal vadeli hesaptır, gerçekleşen her hayal ise cebindeki paradır.
16 Yorumlar
Bin sayfa biraz çok değil mi... Başlamaya korktum :))
YanıtlaSilÇok kolay okunuyor
Silİnsana mutluluk ve umut veren br kitaptı.
YanıtlaSilBen de arkadaşıma aynısını söyledim geçen gün bu kitabı okuyunca mutlu oluyorum
Silokuma listeme aldım teşekkür ederim
YanıtlaSilUmarım seversiniz
SilKeyifle okursunuz
Görüşlerine değer veriyorum. Teşekkür ederim bu güzel tanıtım için👍😀
YanıtlaSilBen çok teşekkür ederim... İnsan ruhuna iyi gelen kitaplardan
SilDenizden babam çıksa yerim misali, "Ege'yi anlatan her kitap keyifle okunur"
YanıtlaSilKitap sırasına aldım bile.
Ellerinize sağlık...
Hahaha ne güzel tabir Ege ile ilgili her şey okunur
SilFoça' da geçmesiyle zaten beni bir kere tavladı, 1000 sayfa gözümü korkutmadı değil. Okuyabilir miyim acaba? Deneyeceğim.
YanıtlaSilOkursun okursun su gibi akıyor
SilListeme alayım canım. Bir Ege aşığı olarak :)
YanıtlaSilUmut verecek sana
Silgüneş çavması ne dimek kiii. egede olması iyiymiş :)
YanıtlaSilGüneşin doğması, yayılması dimek canım
Sil